Ramazan Ayı
Başı rahmet, ortası mağfiret, sonu azaptan kurtuluş olan mübarek zaman dilimi şehri sultan. Nice illetlerle malul insanoğlunun sonbahar yağmurlarıyla arınma vesilesi. Nefis ve hevanın yakıcı hararetinden kurtulma mevsimi şehri ramazan. O’da gölgesini üstümüzde hissettiğimiz şu günlerde, güvercin uçuşu letafetiyle, müteyakkız gönüllere konma heyecanında.
Ramazan, aynı zamanda Allah'ın (cc) isimlerinden bir isim. Efendimiz (sav); "Ramazan geldi, Ramazan gitti demeyiniz, Ramazan ayı geldi. Ramazan ayı gitti deyiniz. Çünkü Ramazan Allah'ın isimlerinden bir isimdir." Kur'an "şehr-u ramazanellezi..." derken bunu öğretiyor bizlere kanaatimce. Allah'ın ayıdır Ramazan ayı ve has kullarına zatının tecelligâhı. Ondandır Kur’an bu ayın içinde İnal oldu, ondandır Kadir gecesi bu ayda saklı. Ondandır ki nübüvvet tacı bu ayın zülüflerinde takıldı insanlığın sultanına. Her sene on gün önce gelir bu şerefli misafir, gelir de zamanın her parçasına sürer reyyan kokusunu ve her gece kadirden alır hissesini böylece.
Ramazan ayı zarftır, mazrufu bu kadar dolu ikinci bir ay yoktur. Savm, Kur’an, infak, teravih, fitre, kadir gecesi, fidye, iftar, sahur… sevap, hayır ve hasenat geçidi adeta. Savm öyle bir ibadet ki Allah müslümanlardan önce yaşamış tüm toplumlara da emretmiştir onu. “Oruç benim içindir, mükâfatını da ben vereceğim” buyuruyor rahmeti sonsuz Rabbimiz. “Kim, faziletine inanarak ve karşılığını Allah'tan bekleyerek Ramazan orucunu tutarsa, geçmiş günahları bağışlanır.” Aman Allahım! Ne büyük saadet. Kur’an, okunması sevap olan bir kitaptır da, ramazan ayında bine katlanır ecri. “Sahura kalkın, zira sahurda bereket vardır” lalû güheri, gecenin yüzünü sehere çevirdiği anların önemine vurgu yapar. Gafletle geçen gecede uyûn-u sâhire olmaktır sahur. Gafleti delen nurdan helezon. İftar fıtrattandır. Her iftar vaktini geciktirmeden eda etmeyi tavsiye eder Resulü zi şan (sav). Hele iftarsız oruç tutmayı ise hiç hoş görmez.
Sonsuz Nur Hz Muhammet Mustafa (sav) şöyle buyurdu: "Kim ki Ramazan'ı idrak eder ve bu ayı nefis muhasebesi yaparak geçirirse Allah onun bütün günahlarını bağışlar." Bu yönüyle Ramazan günahlardan arınma kurnasıdır adeta. Allah'ın (cc) bu ihsan ve ikramından istifade etmeyenler için ise yine Efendimiz (sav) şöyle bir ikazda bulunuyor: "Ramazan ayına girdiği halde günahlarını bağışlatmadan Ramazandan çıkan kimsenin burnu yerde sürünsün." Allah muhafaza buyursun... Yanan yanmaz... Kutsi hadiste Rabbımız şöyle buyuruyor: "İzzetime ve celâlime yemin ederim ki, bir kuluma iki emniyeti ve iki korkuyu birden vermem." Burada korkanlar ötede emniyet içerisinde olacaklar, burada yananların orada yanacak bir şeyleri kalmayacak, burada ağlayanlar ahirette gülecek... Hakka suresinde bu hakikati şöyle resmeder Rahmeti Sonsuz: "Kendilerine şöyle denilir: "Geçmiş günlerinizde yaptığınız güzel işlerden dolayı afiyetle, yiyin, için!"
Hadis-i şerifte Efendimiz (sav) şöyle lütfediyor: "Ramazan ayının başı rahmet, ortası afv ve bağışlanma, sonu da cehennem ateşinden kurtulmaktır." ayıdır, oruç ayıdır, infak ayıdır. Maddi manevi kirlerden ferdan ferda veya cemiyet olarak temizlenme vaktidir. Rahmettir ramazan ayı, rahmi maderin yavruyu koruyup kollaması gibi. Hem mağfirettir, yıkayan, yuyan, temizleyen manasıyla mağfiret. Mağfiret en büyük rahmettir. Günahların açığa vurulmadan temizlenmesidir. Mahcup etmeden bağışlama. Ve Ramazan son bahar yağmurları gibi örter günahlarımızın üstünü, saklar denizin derinliklerine. Ve ramazan, korktuğumuz acı akıbetten emin olma ayıdır. Ve işte hakiki bayram budur.
Ramazan aynının mazrufu Bakara suresinin yüzseksen üç, yüzseksen dört ve yüzseksen beşinci ayetlerinde açıklanır. Bu ayetler Kur’anı Kerimin yirmi yedinci sayfasına tevafuk eder. Ne güzel tevafuk ki Kadir gecesi ramazan ayının yirmi yedinci gecesidir ve Kur’an bu gecede inzal ve tenzil oldu.
Oruç ibadeti insanlıkla başlayan bir ibadet. Allah oruç ibadetinin dışında hiç bir ibadeti önceki insanlara farz kıldığını söylemiyor. Oruç insanlık ibadetidir. İnsani değerlerin anlaşılması ve uygulanması için muhteşem bir tecrübe ve disiplin örneğidir. Oruç ibadeti sayılı gündür. Tez geçer, zahmetleri olacak ama sabır gerekir taki rahmeti kalsın. Belki bu “sayılı gün” şöylede anlaşılmalıdır: sayılı gündür tez geçer ve siz bu kıymet ve değerin kadrini bilmezseniz bir bakarsınız gediği gibi gitmiş ve nasipsiz kalmışsınız.
Ramazan ayı Kur’an ayıdır. Kur’an Allah kelamıdır, kelam Allahın subuti sıfatlarındandır. Yani Kur’an alemi melekuttandır ve kadir gecesi esma ve ef’al alemine inzal oldu. İlk gece beş ayet, sonra yirmi üç senede peyder pey, ihtiyaca göre tenzil buyurdu. Efendimiz her sene Kur’anın tenzil olan ayetlerini ramazan ayında Hz Cebrail (as) ile mukâbele yapardı. Böylelikle ramazan mukabeleleri sünnet kabul edildi.
Ramazan ayı infak ayıdır. İnfak çok önemli bir ibadettir zira nifağın önünü kesen en önemli maniadır. Cömertlikle nıfk infak olur ve insanı Allah’a, peygambere ve cennete yaklaştırır, cehennemden muhafaza eder. Cimrilik ise nıfkı nifaka dönüştürür ve kişiyi Allah’tan, peygamberden ve cennetten koparır sonrada yaklaştırır cehenneme.
Sayfanın sonu, çok tatlı bir hitam ile sonlanır. Buraya kadar “iza” lar “gale” ile başlar. Deki… bu ayette, “deki” kalkar ortadan, vasıtasız iletişim kurar kullarıyla Yaradan. “Benim Kullarım” “sana Beni soruyorlar” der. İfadedeki sıcaklık gönülleri nasıl da dolduruyor. “Fe” tekit edatıyla cevap verir Rabbimiz. Sonra bir tekitli kelimeyle devam eder; “inni” hiç şüphesiz ben “yakınım”. Hem ifadeler sımsıcak, hem de “yakınım” kelimesindeki huzur. İç içe te’kitli ikram ve ihtiram. Hem yine kutsi bir ifadesinde şöyle buyur muyor mu Rahmeti Sonsuz: “Oruç, yalnız benim içindir / doğrudan doğruya benim için yapılan bir ibâdettir. Onun ecrini de doğrudan doğruya ben veririm. Hâlbuki diğer güzel amellerin hepsi on misli ile ödenir.” Bütün bu ihsanat neyin sonuncu?: Ramazan ayı ve içindeki ibadetlerin…